‘’GAZETECİLİK ERKEK İŞİ Mİ’’?

Türkiye’nin en geniş katılımlı MGC seçimi bir konuda daha dikkati çekti.

Seçime katılan bütün adayların listesinde kadın gazetecilerin listede yer bulma oranı neredeyse yok gibi.

KIRMIZI LİSTEDE: 1 Kadın,

SARI LİSTEDE:       2 Kadın,

MAVİ LİSTEDE:     1 Kadın, *

BEYAZ LİSTEDE:    2 Kadın,

Yönetim kurulu asil adayları 15 kişiden oluşuyor.

Aday Listelerin asil yönetim kurulu dışında ki 45 kişilik listede kadın adayların durumu aşağıda gösterildiği gibidir.

KIRMIZI LİSTEDE: 1,**

SARI LİSTEDE: 1,

MAVİ LİSTEDE: 8,***

BEYAZ LİSTEDE: 3,****

Yani tüm listelerde yer alan 240 kişilik toplam adayların sadece 19 tanesi kadındır. Ayrıca * ile işaretlemiş olduklarım birden fazla listede yer aldığı için bu rakam 15 kişiye düşmüştür.

Yani bize onur kazandıran bu geniş katılımlı seçimin bizi ‘kap kara’ düşündüren tarafı kadın adaylarımızın yok denilecek kadar az olmalarıdır.

Kadın adayların az oluşu ayrıca bize çok önemli bir mesaj veriyor.

Kadın adayların listede yer almaması da bize çok önemli bir görev yüklüyor.

Kadın adaylarının az olması bizim estetik düşünme, romantik olma, gerçeklerin karşısında sabırlı, geniş çerçeveden bakmamıza kısıtlama getiriyor.

Kadın olmayınca anne duygusu ile çocuklara merhametli,  şefkatli gelecek ve göreceklerini önceden sezme ve kendilerini ifade edemeyen kategoride ki çocukların sorunlarını, anaç duyarlılığında çözüm önermemizi zayıflatacak.

Kadın olmayınca anadan doğma hakları ile tarihten gelen ataerkil yapılardan kaynaklı erkek egemenliğinin sebep olacağı sorunların engellenmesi eksik kalacak.

Kadının olmaması bizim çalışma ofisimizi ‘askeri koğuşa’, saha çalışmalarımızda da ‘erkekler cephede’ anlayışına sürüklüyor.

Aslında bu listeyi çoğaltmak mümkündür.

Ama siz beni anladınız.

Bu listeye sizinde aklınıza gelen ve ilave etiğiniz birçok sebep var.

Fakat ben bu kongrenin rekoruna ve demokratik sonuçlarına gölge düşürmemek için önümüzde ki seçimde herkesin gıptayla bakacağı ikinci bir rekor katılımlı kongre yapılmasına talip olmalıyız diyorum.

Başta 4 aday olmak üzere tüm adayların listelerinde yarısının kadınlara yer vermesinin önemini belirterek MGC’ nin, aslında o zaman bütün ülkeye en önemli mesajı vermesi sağlanmış olarak, örnek bir sonuca imza atmış olacaktır.

Rüstem Kaya Tepe, gurur duyduğu 2 kız babasıdır.

İbrahim Yalçıner’inde her zaman onurla bahsettiği kızları vardır.

Fatih Şahin ile Turgay Demirtaş’ın da kadın hakları ve onların toplumda ki hak etiği yerleri alması için ne kadar çaba sarf etiklerini biliyorum.

O halde sorun nedir.

Sorun ve çözümü için cesaretle bu mücadelede yer alan

1.FAHRİYE KUTLAY,

2.NESLİHAN YALÇIN,

3.FATMA AYMER,

4.FATMA AYDIN,

5.SİBEL ŞAVKLI,

6.İMREN SARI,

7.GAMZE PALAMUT,

8.RAZİYE YILDIRIM,

9.NECLA AKBULUT,

10.AYDAN YEŞİL,

11.AYŞE ŞAHİN DOĞAN,

12.SEHER KUNT

13.BEYCAN ÜÇKARDEŞ,

14.DÖNDÜ DOĞA SOLUGAN,

15.ŞADİYE ZEYNELOĞLU ÇELİK

Yukarıda ki kadın arkadaşların nasıl bir cesaret,  istek ve mesleki inançla listelere girdiklerini bilmiyorum.  Ama nasıl olmuş ve engelleri aşarak yerlerini almış olmalarından dolayı mutluyum, onları kutluyorum.

Tüm kadın arkadaşların isimlerini buraya yazarak tarihe not düşmenin önemini, daha sonra ki seçimlerde de kadınların üstleneceği başarının gözlemlenmesi için hepimizin tanıklık etmesine anekdot düşmek açısından yer veriyorum.

Ayrıca seçimi kazananların; bu kadar erkeğin bir arada olmasının bir ayrıcalık olmadığını aramız da tek kadın olan FAHRİYE KUTLAY arkadaşımızın diğer listelerde yer alan kadınlar başta olmak üzere, tüm kadınlar adına çoğunlukta olduğumuz ERİL zihniyetle baş edeceğinden hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu vesileyle de aslında FAHRİYE KUTLAY bize gazeteciliğin ‘erkek işi olmadığını’ toplumsal bir insanlık görevi olduğunu KADIN Olarak ta burada görev almasının önemiyle herkese ispatlayacaktır.

Ona da başarılar diliyorum.

Kalın Sağlıcakla.